TEKVİN

     

    Kitap okuma serüvenimi hızlandıran ve zevk verdirten bir romandı Tekvin. Günümüzde yazılan en iyi romanlardan biridir bana göre. Yazarı olan Arif ERGİN'in hayal gücünün ve emeklerinin karşılığını alabilecek bir romandı. İkinci kitabını sabırsızlıkla bekliyorum. Ben Bay MR sizlerle...

    Osman Hamdi Bey'in "Mihrap" adındaki tablosunun izinde ve manevi kız kardeşini kurtarma yolunda giden Hakan TURAN karakterinin macerasını anlatıyordu bu roman. Bana her şeyin tek anlamı olmadığı ve her zaman ilk akla gelenin doğru olmadığını gösterdi. Her şeyin üstünü kapattıkları bu dünyada bir kişinin tüm sırları ortaya çıkartması beni inanılmaz etkiledi. Hala harflerin sırrını çözemedim, o yüzden sinirlerim bozuk 6 aydan fazla oldu okuyalı hala bulamadım. İki bölümün yerini değiştirince yeni bir son ortaya çıkıyormuş ama onu da bulamadım. Gizemin içinde gizem var bu romanda, sanki bitmeyen bir roman. Bu roman için teşekkür ederiz Arif ERGİN.

    Herkes ona karşı çıksa da önemsediği kişiyi korumak için her şeyi yapan Hakan gibi olmak gerek bu dünyada. Yoksa her şeyimizi kaybederiz. Hatta Hakan sadece manevi kız kardeşini kurtarmak istiyordu ama bu yolda yanlış bildiği geçmişini, dünyayı sarsacak tarihi olayların gizemlerini ve bir kaç cinayeti ortaya çıkarttı. Ama onun yine de en büyük sevinci manevi kız kardeşini kurtarmak oldu. 

    Komplo teorileri içeren bir romandı, Mahmut Sami KARATAYLI karakteri inandığı komplo teorilerinden ve gazetesindeki bulmacasına sadık kaldı. Belki de Mahmut Sami Hoca haklıdır belki de şuan başka şeylere inandırılmaya çalışıyoruz. Bilemeyiz ama hiç bir zamanda inkar edemeyiz. 

    "Biz, Yeni Dünya Düzeni'ni yeraltının derinliklerinde karanlık bir mağara gibi tasarladık. Bu mağaranın bir ucunda, içeri ışık süzülen bir boşluk var. İnsanların sırtlarını ışığa çevirdik. Onları kollarından boyunları ve bacaklarından zincirlerle bağladık.Öyle ki sadece karşılarındaki karanlık mağara duvarını görüyorlar. Işıkla aralarından bir sürü nesne geçiyor ve ışık bu nesneleri mağaranın duvarına gölge olarak yansıtıyor. İnsanlar nesneleri değil, sadece onların duvara yansıyan gölgelerini görebiliyorlar." 

    Bu sözler bana Platonun idealar kuramındaki mağara benziyor ama bunlar "Tekvin" kitabının arkasındaki sözler. Yeni Dünya Düzeni gerçekten böylemi olacak korkmalı mıyız? Yorumlarda bu konu hakkınızda düşüncelerinizi görmek isterim. Ve sizin de bu kitabı okumanızı tavsiye ederim. Belki bir gün Arif ERGİN bu yazıyı okur ve okursa şu harflerin sırrı ne söyler inşallah.