- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Bugün sizlerle Spinoza hakkında konuşacağız. Nasıl bir giriş yapsam bilemedim çünkü bu yazıyı yazma kararı alana kadar bilgi sahibi olduğum biri değildi. O zaman karşınızda Spinoza...
Spinoza Hollanda'nın Amsterdam şehrinde doğmuştur. Yahudi bir aileden doğma olan biri iken düşüncesi yüzünden Yahudilikten aforoz edilmiştir. Düşüncesi ise tüm semavi dinlerdeki gibi Tanrının cennette ya da başka bir ailemde olduğu değil aramızda olduğu, onun doğanın kendisi olduğunu söylemiştir. Bir tür panteizm düşüncesiydi.
Spinoza'nın en ünlü eseri olan Ethica, o öldükten sonra yayınlanmıştır. Eserinin ilk bölümü kendi tanrı anlayışınla ilgiliydi. Hayatı hep neden-sonuç ilişkisine bağlamıştır. Her şeyin ilk nedeni onun için Tanrıydı. Her şeyi başlatan hep Tanrı olmuştur.
Spinoza determinist bir düşünce yapısına sahipti. Spinoza'nın determinist sisteminde, dışsal veya içsel olarak kaynaklanan zorunluluk, herkes ve her şey için temeldir. Bu nedenle herhangi bir istenç ya da irade özgürlüğünden söz edilemez. Ancak Spinoza, eğer insan korku veya arzu gibi tutkularından vazgeçip rasyonel bir şekilde düşünüp karar verirse, bu şartlara rağmen insanın özgür olabileceğini idea eder.
Spinoza'ya göre töz tektir, asla başkasına ihtiyacı yoktur, onun yaratıcısı yoktur kendiliğinden var olmuştur, sonsuzdur bir başlangıcı ya da sonu yoktur. O zaman Spinoza'ya göre töz Tanrı mıdır, Tanrı ise o zaman töz her şeydir. O zaman bir şeyin var olması için hiç bir şey gerekmezdi ama gerekiyor maddeler atomlardan oluşuyor ve bu atomlar elektron, proton ve nötronlardan oluşuyordu. Hatta nötron ve protonlar 6 çeşit kuarktan meydana geliyordu. Yani Tanrı, töz olamazdı.
Spinoza kendinden sonraki bir sürü insana fikir öncülüğü etmiştir. Umarım benim yazılarımda çok kişiye ve büyük insan olacak kişilere öncülük eder. Bugünlük bu kadar, İyi günler...
Yorumlar
Yorum Gönder